9 Kasım 2016 Çarşamba
Pablo Escobar
Pablo Escobar, bir kahraman mı yoksa zehir taciri mi?
Pablo Escobar deyince çoğu insanın aklına soğuktan üşüyen çocuğu için gözünü kırpmadan yaktığı 2 milyon dolar gelir. 1980'li yıllarda dünya kokain ticaretinin yüzde 90'ını kontrol eden ve Forbes dergisi tarafından dünyanın en zengin yedinci insanı kabul edilen Escobar, Kolombiyalı fakir bir ailenin çocuğu olarak gözlerini açar. İlk okulda yırtık ayakkabı giydiği için okulda kendisiyle alay geçilen Escobar'a annesi pazardan ayakkabı çalmış ve bu olay Escobar'ın hafızasına etkili bir anı olarak işlemiştir. İlerleyen dönemde fakirliği bir kader olarak kabullenmek istemeyen Escobar, kaçakçılık işine girerek zengin olmanın yollarını arar. Kolombiya'ya kaçak mal sokmakla ünlenen Escobar'ın hayatı hamamböceği lakaplı bir kokain taciriyle tanışmasıyla değişir. Kokainin gramaj olarak ufak olması maddi yönden ise çok değerli olması Escobar'ı geri dönüşü olmayan bir maceraya sürükler. Kolombiya'nın Medellin şehrinde kokain üretimine başlayan Escobar, ürettiği kokainleri ABD'nin Miami şehrine kaçak yollardan sokmaya başlar. Bu ticaret için pek çok yol kullanılır. Kokain ticareti arttıkça zenginleşen Escobar'ın kendisine ait bir uçak filosu bile olur. Uçak filosu ile kokain kaçıran Escobar'ın hedefi ise Kolombiya lideri olmak vardır. Bunun için halkla iç içe olmaya karar verir. Fakirler için içinde kilise olan binlerce evden oluşan mahalleler inşa eder. Gittiği her yerde insanlara para dağıtır ve kendini kıro Robin Hood olarak tanımlar. Seçimlere adaylığını koyan Escobar, milletvekili seçilir ve Meclis'e girer. Meclis'te ki ilk gününde ise diğer milletvekillerinden uyuşturucu kaçakçısı muamelesi görür ve istifa etmek zorunda kalır. Kolombiya başkanlığı hayali sona eren Escobar, devletle farklı yollardan mücadele etmek için kolları sıvar. Verdiği rüşvetlerle Kolombiya askeri ve polisinin neredeyse yarısını satın alan Escobar, devlet Başkan'ı dair pek çok siyasetçiye suikast düzenletir. Tüm bunları yaparkende fakir olan halka zenginlerin fakirleri hor gördüğünü bu yüzden de fakirleri ülke yönetiminde söz sahibi yapmadıkları fikrini aşılar. Uyuşturucu satışından kazandığı paralar depolara sığmayan Escobar paranın önemli bir kısmını fakir halka dağıtır. Ülkenin bir kısmı Escobar'ı katil bir zehir taciri olarak görürken, fakir mahalleler ise onu kendileri için suç işlemeye kendini adamış bir kahraman olarak görür. Ülke üzerinde o kadar büyük etkiye sahip olurki ülke yöneticilerinin kendisi hakkındaki suçlamaları düşürmek için Kolombiya'nın tüm borçlarını bile ödemeyi teklif eder. Bu teklifleri her zaman reddedilen Escobar, en sonunda Kolombiya parlemento binasına silahlı saldırı düzenletir. Bu saldırıda ülkedeki hakim savcıların yarısına yakını öldürülür. Bir çok milletvekili aynı şekilde katledilir. Artık Escobar'la baş edemeyeceğini anlayan devlet onunla masaya oturur. Escobar kendi hapishanesini kurar ve cezasını burda çekeceğini kabul ettirir. Anlaşmaya göre hapishaneye asker ve polis 5 km yaklaşamayacaktır. Hapishane dışardan harabe gibi görünmekle birlikte içerden çok lükstür ve içinde kumarhanesi bile vardır. İşlerini burdan yürüten Escobar bir gün hapishanenin içinde kendi adamlarından bir kaçını infaz eder. Bu olayın duyulmasıyla asker hapishaneyi kuşatır. Escobar, bazı askerlere rüşvet vererek hapishaneden kaçmayı başarır. Escobar'la baş edemeyeceğini anlayan devlet Los Pepes isimli gerilla örgütünü Escobar'ın üzerine salar. Bu örgüt Escobar'ın bir çok adamını öldürür ve onu ciddi manada zayıflatır. En son yapılan operasyonlarda ise Escobar, Kolombiya polisi tarafından öldürülür. Escobar'ın en çok tartışılan özelliği ise uyuşturucu taciri olmasına rağmen halk tarafından nasıl kahraman olarak görüldüğüdür. Ülkede patlattığı bombalar ve yaptırdığı eylemlerle on binlerce insanı öldüren Escobar'ın bugün bile bir çok hayranı ve seveni vardır. Bu durum elbette fakir halkın çektiği sıkıntılardan kaynaklanmaktadır. Bu sıkıntılar bir şekilde nefrete dönüşmüş ve kendilerini ezdiklerini düşündüğü sınıfların zarar görmesi fakir halkı tatmin etmiştir. Yoksulluğun getirdiği eğitimsizlikte uyuşturucu ticaretini masum hale getirmiştir. Fakirlik ve eğitimsizliğin oluşturduğu sosyal yapı Escobar gibi zehir tacirlerinin kahraman olarak görülmesini tetiklemiştir. Bu arada Escobar'ın üşüdüğü için 2 milyon dolarını yaktığı kızı halen hayatta ve babasının yaşadığı hayattan utandığını belirterek ölümlerine sebep olan insanlar için tüm Kolombiya halkından özür diliyor.
2 Kasım 2016 Çarşamba
Ulaşım
Londra'da Günlük Ulaşım
Ulaşım deyince hiç şüphesiz aklımıza ilk gelen şey ' trafik ' . Özellikle İstanbul gibi metropol kentlerinde yaşayanlar iyi bilir ki , kimi zaman trafik saç baş yolduran , hatta kavga ve ölümlere bile sebeb olabilen bir stres kaynağıdır.Küçük şehirlerde yaşayan insanlar bu kavramı abartılı bulabilirler ama söylediklerimizin eksiği var fazlası yok.Malesef ülkemizde sahip olduğunuz ulaşım sistemleri çağ gerisinde olmakla birlikte , düzenden yoksun ve hiçte ekonomik olmayan sistemlerdir.Bu durum ulaşımın sağlanmasında ki en önemli ihtiyaç olan enerjinin yoksunu ülkemizi zor bir duruma düşürmekte , gelişimini baltalamakta.
Hadi canım o kadar da değil dediğinizi duyar gibiyim.Ancak Londra'nın 1 asrı aşkın süre önce yapılmış metro hatlarının , sistem ve düzenini gördüğünüzde sizde durumumuzdan emin olacaksınız.
1863 yılında ' metropolitan railway ' adıyla açılan Londra metrosuna sokak dilinde 'Tube' denmektedir ve toplamda 274 istasyon 11 hat ile harikulade bir ulaşım sistemidir.Bu yeraltı istasyonlarına ek olarak 'overground' denilen tren-tramvay karışımı hatları da bulunmaktadır.8 milyonu aşkın nüfusuyla kalabalık bir şehir olan Londra bu nüfusuna rağmen gayet huzurlu bir trafik sistemine sahiptir.Daha otobüslerden ve diğer muadil ulaşım araçlarına gerek bile kalmadan şehrin trafiğini ve haliyle toplumun üzerindeki stresi azaltan bu yer altı ulaşım sistemi gerçekten ilham verici olmakla birlikte dünyanın en kullanışlı ve en temiz metro ulaşım sistemleri arasında sayılır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)